Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) ve İsrail arasında planlanan Great Seas Interconnector (GSI) elektrik hattı projesi, Doğu Akdeniz'de yeni bir kriz başlığı haline geldi. Yunanistan Dışişleri Bakanı Giorgos Gerapetritis, Türkiye'yi hedef alarak "Bu proje bir Avrupa girişimidir. Türkiye buna karşı çıkamaz. Karışmaya kalkarsa bedelini öder" dedi.
Atina'da düzenlenen basın toplantısında konuşan Gerapetritis, hattın Avrupa Birliği tarafından desteklendiğini vurgulayarak, "Yunanistan ile Kıbrıs ve nihayetinde İsrail arasında elektrik bağlantısının kurulması bir Avrupa programıdır. Normal şekilde devam edecek. Önümüzdeki dönemde soruşturmalar sürecek" ifadelerini kullandı.
Gazetecilerin, Türkiye'nin olası askeri hamlelerine ilişkin sorularına da cevap veren Yunan Bakan, Ankara'nın firkateyn göndermesi ihtimalini küçümsemedi. "Egemenlik haklarımızı koruyacağız ve sahada kullanacağız. Tüm muhtemel senaryolar hazır" diyen Gerapetritis, Yunanistan'ın olası gerilimlere hazırlıklı olduğunu ileri sürdü.
Yunan basınında yer alan haberlere göre, Türkiye'nin diplomatik ve askeri baskısı projeyi şimdiden sekteye uğrattı. Parapolitika.gr sitesinde yayımlanan analizde, Doğu Akdeniz'de adeta bir "jeopolitik poker oyunu" yaşandığı, Türkiye'nin ise bu oyunda sessiz ama belirleyici bir aktör haline geldiği belirtildi.
Güney Kıbrıs merkezli Alphanews portalı da Yunanistan'ın uzun süredir Doğu Akdeniz'de yeni NAVTEX ilan edemediğini, Ankara'nın bölgedeki kararlı tutumu nedeniyle Atina'nın geri adım attığını yazdı.
İsrail basını ise Türkiye'nin müdahalesinin yalnızca GSI projesini değil, aynı zamanda EastMed doğalgaz boru hattı ve IMEC ulaştırma koridoru projelerini de etkilediğini duyurdu. Söz konusu projelerin toplam maliyetinin 10 milyar doları aştığı bildirildi.
ABD merkezli enerji devleri Chevron ve ExxonMobil'in de içinde bulunduğu yatırımların geleceği belirsizliğe sürüklenirken, Türkiye'nin bölgedeki enerji projelerinde göz ardı edilemeyecek bir aktör olduğu bir kez daha ortaya çıkmış oldu.
Türk diplomasi ve güvenlik kaynakları, Türkiye'nin kıta sahanlığını ve uluslararası haklarını sonuna kadar savunacağını vurguladı. Ankara'nın, Kasos ve Karpathos adalarının doğusunda yürütülen denizaltı kablo faaliyetlerinin uluslararası hukuka aykırı olduğunu Atina'ya ilettiği öğrenildi.
Yetkililer, "Oldubittilere kesinlikle müsaade edilmeyecek. Türkiye kıta sahanlığı ve Münhasır Ekonomik Bölge (MEB) haklarını kararlılıkla koruyacaktır" açıklamasında bulundu.
GKRY Cumhurbaşkanı Nikos Hristodulidis ise Türkiye'yi doğrudan Avrupa Birliği'ne şikayet etti. Avrupa Birliği, projeye yaklaşık 800 milyon Euro fon sağlarken, Türkiye'nin askeri ve diplomatik baskısı nedeniyle çalışmaların planlandığı şekilde ilerlemediği ifade edildi.
Rum basınında ayrıca, 5. parselde yapılan sondaj çalışmalarının beklentileri karşılamadığı ve pazarlanabilir düzeyde doğalgaz bulunamadığı bilgisi paylaşıldı.
Yunan basınına göre, Atina yönetimi Türkiye'nin bölgedeki sert ve kararlı tutumu nedeniyle yeni adımlar atamıyor. NAVTEX ilanlarının ertelenmesi ve yatırımların askıya alınması, Ankara'nın stratejisinin etkili olduğunu gösteriyor.
Doğu Akdeniz'deki enerji denklemi giderek karmaşık hale gelirken, Türkiye'nin "masada ve sahada güçlü aktör" pozisyonu bir kez daha teyit edilmiş oldu.
#Yunanistan #Türkiye #DoğuAkdeniz #ElektrikHattı #EnerjiKrizi #İsrail #GKRY
#Barınajans #Barinajans #Hasan Barın #Bissouma #Wilfried Singo #Kerem #Lemmens #BENvFB #Ambramat #DoktorumuzunYanındayız #AliKocistifa #Szymanski #Kerem #SLBvBvFB #Vincic #Bissouma #Çelik Kubbe #Talisca #Şampiyonlar #Tuncay Meriç #Ismail #İnan Kıraç #Milli Savunma Bakanlığı