İki gündür bütün medya, devletin “Terörsüz Türkiye” ve kardeşlik politikasını protesto eden polis memuru Onur Şener’in videosunu yayımlıyor. Az kalsın milli kahraman ilan edecekler. Birçok siyasetçi de pusuda bekler gibi hemen bu polis memuruna sahip çıktı.

Bu olay bana 2001 yılını ve Türkiye’nin en büyük kentlerinden birinde yaşanan o meşhur kasa fırlatma eylemini hatırlattı. Ahmet Çakmak isimli bir şahıs, Başbakan Bülent Ecevit hükümeti protesto etmek amacıyla yazar kasasını fırlatmıştı. O eylemden sonra mevcut ekonomik kriz daha da derinleşmişti.

1999’da kurulan üçlü koalisyon hükümeti hem içerideki Siyonizm uşaklarını hem de dış güçleri rahatsız etmişti. Çünkü o hükümette MHP vardı. Çünkü o hükümette Devlet Bahçeli vardı. En çok rahatsız olanlardan biri de Rahşan (bazılarının iddia ettiğine göre Raşel) Ecevit’ti. Devlet Bey'in başbakan yardımcısı olmasını hiçbir zaman hazmedemedi.

17 bankayı batırdılar ve hükümet büyük bir ekonomik krize girdi. Ardından dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, anayasa kitapçığını Ecevit’e fırlattı; kriz daha da derinleşti. Sonrasında kasa fırlatma geldi. Tüm plan, Amerika’nın gönderdiği Sabetay Yahudisi Kemal Derviş’i iktidar mekanizmasına yerleştirmekti.

O dönemde Devlet Bey, bu şer güçlerin bütün planlarını altüst eden adımı attı ve ülkeyi seçime götürdü. MHP’nin baraj altında kalacağını bilse bile bu kararı verdi. Ve o gün, devletin Siyonist odakların eline geçmesini önleyen kişi oldu. Bugünkü birçok başarının temeli o gün atıldı.

Şimdi ise polis memuru Onur Şener, ülkücü olduğunu söylüyor. Biz bu ülkede ne “ülkücü maskesi” takmış FETÖ’cüler, Amerikancılar gördük… Vaktiyle Devlet Bey’in elini öpmek için sıraya girenleri, milletvekili ve bakan olanları gördük ki şimdi Devlet Bey’in arkasından çakal gibi uluyorlar.

Bu polis Onur gerçekten devlet terbiyesi ve ülkücü ahlakı aldıysa, önce üniformasını çıkarır, memuriyetten istifa ettikten sonra siyasi görüşünü açıklar. Eğer bu eylemi polis üniformasıyla yapıyorsa, bilin ki bu tasarlanmış bir eylemdir ve arkasında derin güçler vardır.

Bugün Türkiye’nin hem içerideki hem dışarıdaki bütün düşmanlarının planı, MHP’nin oylarını düşürmek ve partiyi Meclis dışında bırakmaktır. Tıpkı 2001’de olduğu gibi… Amaç, önce Recep Tayyip Erdoğan’ı yalnızlaştırmak, sonra milli hükümeti devirmektir.

Bunu hiçbir gerçek Türk milliyetçisi desteklemez. Eğer biri “Ülkücüyüm” diyerek milli hükümetin ve Türk devlet geleneğinin aleyhine eylem yapıyorsa, bilin ki bu eylemi ortaya atan güçler Türk düşmanlarıdır.

Ve tesadüfe bakın ki, bu polisin çıkışı, Barzani’nin küstah açıklamalarıyla neredeyse aynı zamana denk geliyor.