Ne hazin bir çağda yaşıyoruz... Onlarca zulmü ortadan kaldırmak için biz müslümanlar iman imtihanını buğz ederek savmaya çalışıyoruz. Allah bizlere ey kulum Doğu Türkistan 'da, Gazze' de, Türkmeneli 'nde, dünyanın her bir yerinde kardeşlerin öldürülürken her türlü eziyete maruz kalırken sen ne yapıyordun? Diye sorduğunda, cevabımız ne olacak hiç düşündük mü? Devletler milletlerden, halklardan oluşur. Milletin organize ettiği, seçtiği somut oluşum devleti meydana getirir. Devletinin dış ve iç politikasını kimi zaman yönlendirme görevi sivil toplum kuruluşlarına düşer. Sivil toplum kuruluşlarının bu konulardaki misyonu devlete doğru bir yaklaşım kazandırma ve uygulamalarını daha doğru yapma imkanı kazandırır. Güçlü bir devlet, gücünü milletinin ve insanlığın iyiliği için kullanabilen bir devlettir. Maalesef ekonomik olarak güçlenmiş bir kısım müslüman toplumlardan oluşan devletlerin yönetici ve zenginleri keyfi sefa içinde yaşayarak yanı başında öldürülen kardeşleri için hiç bir şey yapmamaktadır. Bu zenginler İngiltere'de, Fransa'da, İspanya 'da futbol kulüplerine sermaye yardımı yaparak dünyevi zevklere para harcamaktadır. Batı size değişik zevkler kazandırarak yaşam amacınızdan sistematik olarak uzaklaştırmış ve köle haline getirmiştir. Tarihe baktığımızda yöneticilerinizi göbek bağıyla kendilerine bağladıkları gibi kimi zaman halkınızı kendi menfaatleri için radikalleştirdiler kimi zaman da uysallaştırarak köleleştirdiler. Ortadoğu da İngiliz ve Amerikan siyaseti nin tarihi geçmişine baktığımızda bunu doğrulayacak çok sayıda örnek olay bulabiliriz.
Bugün gelinen noktada İran savaşın içine çekilmek için İsrail ve ABD yine işbirliği içinde hareket ederek bölgemizi karıştırmaya devam etmektedir.Tebriz ve Urmiye'de öldürülen Türk kardeşlerimiz için kararlı adımlar atılmalı ve ortak bildiriler yayınlanarak savaşın içine çekilmeden akılcı diplomatik politikalarla durdurulmalıdır. Nasıl ki bir ABD vatandaşının burnu kanayınca taraf oluyorlarsa bizde taraf olmak zorundayız. Bizler, devletimiz, Türk Dünyası uyanık ve güçlü olmak mecburiyetindedir. Tıpkı Mete Han'ın Çin'e karşı bütün Türk Topluluklarını birleştirdi gibi Türkiye Cumhuriyeti Devleti bütün Türk Devletlerinin ortak hareket etmesini sağlayacak birleştirici rolünü daha istekli bir şekilde devam ettirmelidir. Nasıl ki Rusya 'ya Karabağ Azerbaycan toprağıdır, dedirttiysek. Yarın birilerine, Musul, Kerkük, Süleymaniye, Telefer, Tebriz Türk toprağıdır, Türk yurdudur dedirtebiliriz. Gücümüze güç katarak, sadece bölgesel değil global olarak daha güçlü olmalıyız. Batı yine aramıza fitne sokmak için çaba göstermekte, boş durmamaktadır. Bütün Türk Devletleri 'nin yöneticileri onların oyunlarına karşı uyanık ve kararlı hareket ederek fitneye mahal vermemelidir.
Dünyanın Türkün adaletiyle sağlanacak mutlu yarınlara ihtiyacı vardır. Bu asrın huzura kavuşabilmesi için Türkün gücü ve İslamın gerçek değerleriyle yoğrulması ve yaşam bulması insanlık için elzemdir. Ne mutlu bunun idrakinde olup bu uğurda çaba gösteren idealist insanlara.
#Barinajns #Barınajans #Google
#Demir Kubbe #SONDAKİKA #F-16 #TelAviv #savaş #Yahudi #Bayburt #tahran #Suriye #btgsavunma #Beter #Gazze'de #Türkiye #NATO #Netanyahu #Kürecik #David #Mossad #Siyonist #Sessiz #Irak #Azerbaycan #Korkunç #Berna