Altının Gölgesinde Patlayan Güven Krizi: Ekonomi Savaşı, Silahlı Olandan Daha Sessiz ve Daha Tehlikeli

Dünya sessiz bir fırtınaya hazırlanıyor. Bu fırtına ne top sesleriyle başlıyor ne de tank paletlerinin gürültüsüyle… Bu sefer sahne ekonominin, ama perde arkasında oynanan oyunlar hiç de masum değil.

Almanya, ABD’nin öngörülemez politikalarından duyduğu şok nedeniyle, New York’ta sakladığı 113 milyar avro değerindeki altın rezervlerini geri çekmeyi tartışıyor. Evet, Almanya — dünyadaki en büyük ikinci altın rezervine sahip ülke — şu anda kendi altınının güvende olup olmadığını sorguluyor. Bunun anlamı açık: Atlantik ötesi güven çöküyor.

Almanya’nın ABD’de tuttuğu altınlar, sadece bir yatırım değil, bir güven beyanıydı. Doların merkezde olduğu dünya sistemine duyulan inançtı. Ama şimdi Berlin’de yükselen sesler, bu güvenin çatırdadığını ilan ediyor. Bu, sadece bir “altın geri çağırma” meselesi değil, aynı zamanda Batı ittifakının kendi içine dönük çöküş sürecinin işaretidir.

Şunu unutmayalım: Ekonomi savaşı, silahlı savaştan daha tehlikelidir. Bir kurşun sesi duymadan ülkeler diz çökebilir. Bombasız, roket atılmadan milyonlar yoksullaşabilir. İnsanlar farkına bile varmadan yıkıma sürüklenir. Çünkü düşman bu kez sınırdan değil, cüzdanlardan, market raflarından, banka hesaplarından saldırıyor.

Silahların hedefi askerlerdir. Ama ekonomi savaşının hedefi, doğrudan halkın ta kendisidir.

Bu savaşın en kırılgan kurbanları ise şaşırtıcı şekilde, rahatlamış Batı ülkeleri ve ABD’dir. Yüksek yaşam standardına alışmış, üretimden uzaklaşmış, tüketim kültürünün esiri olmuş toplumlar, ekonomik sarsıntılara karşı savunmasızdır. Almanya’da olası bir güven krizi sadece finansı değil, toplumsal düzeni de sarsabilir. Yarın bir gün sokaklarda ayaklanmalar, hükümet krizleri ve sosyal çöküş manzaraları görürsek kimse şaşırmasın.

Oysa Türk/Türkistan coğrafyası, Orta Doğu, Slav halkları ve Asya ülkeleri… Bu milletler sıkıntıya dayanıklıdır. Onların tarih boyunca açla, savaşla, yaptırımla sınandığı dönemler vardır. Karnını doyurmak için sabırla bekleyen, krizle mücadeleyi bilen bir genetik hafıza vardır. Ekonomiyle yıkılmaları Batı kadar kolay değildir.

Amerika ve Batı, bugüne kadar dünyayı kendi çıkarına göre şekillendirdi. Ama bu düzen artık sorgulanıyor. Yarın Almanya altınlarını geri alırsa, başka ülkeler de aynı soruyu soracak: "Bizim servetimiz, gerçekten güvende mi?"

Ve işte o zaman ekonomik savaş, küresel bir deprem gibi yerin altındaki fay hatlarını harekete geçirecek.

Demedi demeyin.