İnsan büyük bir yanılgı içerisindedir.
Her zaman kolay yoldan, zahmet çekmeden kazanmayı, zengin olmayı arzu eder.
Onu içindir ki şans oyunları, bahis, kumar hep ilgi görmüştür insanlar arasında.
Hâlâ da görmektedir.
İnternetin yaygınlaşması ile sanal alemde bu tür site ve uygulamalar çok kolaylaşmıştır.
Yolda otobüste, metroda, durakta eline internetli telefonu alan bu alanlara hızlı bir dalış yapmaktadır.
Oysa gelip geçici, fani olan bu dünyada insan için sadece ve sadece çalışmasının karşılığı vardır.
Evet, dünyada bulunan her şey gelip geçicidir. Bugün var yarın yok bu dünya.
İnsanın nasibine düşecek olan ise vereceği emeğinin karşılığıdır.
İnsanın tembellik edip herhangi bir çaba ve gayret göstermeksizin büyük nimetlere nail olacağını ümit etmesi kocaman bir yanılgıdan ibarettir.
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmuştur:
“Doğrusu insana çalışmasından başka bir şey yoktur.” (Necm Suresi, 39)
Zahmet varsa rahmet vardır ve rahmetin boyutu çekilecek zahmet kadardır.
Çekilen sıkıntılar, gösterilen çabalar ve gayretler kadardır, kazanılacak başarılar.
Bunun içindir ki hiç kimse çaba göstermeksizin, emek harcamaksızın bir şey elde edebileceğini ümit etmemelidir.
Bir tohumun baharda patlayıp rengarenk çiçek açabilmesi için kışın soğuğunu, ayazını yemesi, bahar yağmurları ile nemlenmesi gerekmektedir.
En sert soğukların olduğu zirvelerde açar en güzel çiçekler.
Hiçbir güzellik kolay elde edilmez.
Rengarenk çiçeklerle gelen baharlar, hep sert kışlardan sonradır.
Dolayısıyla emek olmadan başarıya ulaşacağını düşünmek beyhude bir umuttan ibarettir.
Güzellik bekleyenin ona göre hazırlık yapması, o doğrultuda gayret ve çaba göstermesi gerekmektedir.
Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de açık ve net bir şekilde kullarına bildirmiştir: Bu dünyada hiçbir şey karşılıksız kalmayacaktır. Herkese yaptığının karşılığı tam ve eksiksiz olarak verilecektir.
“Kim zerre kadar hayır işlemişse onun karşılığını görecektir. Her kim de zerre kadar şer işlemişse onun karşılığını görecektir.” (Zilzal Suresi, 7-8)
Çalışan emeğinin karşılığını başarı olarak alacak, başarmak isteyenin de daha çok çalışması gerekecektir.
Hayatın kuralı budur.
Çalışmadan, emek ve çaba harcamadan başarı beklemek; toprağa tohum serpmeden, hasat zamanı geldiğinde en çok buğdayı elde etmeyi hayal etmek gibidir.
Onun içindir ki, Türk toplumu olarak çok çalışmamız, çok üretmemiz gerekmektedir.
Bize hedef olarak gösterilen çağdaş toplumlar seviyesine ancak çalışarak çıkabiliriz. Önce bunu bilmeli ve yetişen yeni neslimize öğretmeliyiz.
Ama gel gör ki, biz, iş yapan değil de işin lafını yapan bir toplum haline gelmişiz. İş yapmadığımızdan yaptığımızı iş zannederek lafını eder olmuşuz.
Oysa bu toprağın insanı hiç böyle değildi. Çalışkanlık, hem de karınca misali çalışkanlıkla anılırdı bu milleti bu hale getirenler.
Ne oldu da bu kadar tembelleştik?
Bunun iyice araştırılması lazım.
Gelişen toplumlara baktığımızda iş ahlakının, çalışma prensibinin ne kadar düzenli olduğunu, yaşam felsefesi haline getirildiğini görürüz.
İnsanlar, üretmiş olmanın, bir şeyler başarmış olmanın hazzını yaşarlar o toplumlarda.
Bizde ise durum çok farklıdır maalesef.
Çalışmadan, emek vermeden, çile çekmeden, sıkıntıya kapılmadan en iyisini, en güzelini, en yüksek miktarını kazanmak isteriz.
O yüzdendir işte “şans oyunları”, “sanal kumarlar”, “dolandırıcılık”, “hile”, “aldatma”, “tahşiş” vb. uygulamalar her geçen gün daha yaygın hale gelmektedir.
İş ahlakı sadece bir tanım olarak kalmış durumda.
Ahlakı olmayan bir toplumdan her şey beklenir.
Tıpkı peygamber efendimizin söylediği gibidir bu durum.
Ne deniştir Resulullah?
“Utanmıyorsan istediğini yap!”
Yüzyıllar öncesinden konulmuştur teşhis.
Şu an toplumumuzda az önce saydığımız olumsuzlukların tamamını yapanlar maalesef utanmayan, ahlak yoksunu varlıklardır.
İnsan diyemiyoruz o varlıklara. Çünkü insan olan yapmaz bunların yaptıklarını.
Ey Türk Milleti!
En kısa zamanda titreyip kendimize dönmemiz, kendimiz olmamız gerekmektedir.
Bugünden tezi yok, bulunduğumuz noktada, yaptığımız işte, özel hayatımızda her zaman en verimli sonucu elde etmeye odaklanmamız, gücümüz yettiğince çalışmamız gerekmektedir.
Sağlıklı, mutlu ve huzurlu bir ömür dileklerimle efendim. Saygılarımla.
#Alpaslan Demir
İstanbul-13.06.2025
#Barinajans #Tel Aviv #lgs2025 #İsrail #Nükleer #savaş #füze #ŞikerinleParla Karacakaya #Babalar Günü #KademeKadıköyde #Father of the Turks #Yahudi #Napoli #Bayburt #Berna #Beter #Pakistan #Demir Kubbe #Suriye #Netanyahu #btg savunma #NATO #Ürdün #Cevap B #David #Amerika #IsraelTerroristState