Bucak Özkan Turun organizesinde 20 kişilik grubumuzla Mısırdayız.  Rehberimiz Mustafa Özkan ve Mısırlı rehberimizin  eğlenceli  ve bilgilendirici anlatımları ile Mısır  uygarlığını tanımaya başladık. Onların değerl anlatımları ile  Mısırda yeralan tarihi yerleri,  yapıları   gezdik.  

Bugün de İskenderiye'yi gezecegiz. Iskenderiyeye Kahireden yaklaşık 150 dakikalik bir yolculuk ile vardık. İskenderiye Kahire ve Giza'dan sonra Mısır'ın üçüncü, Afrika'nın ise yedinci büyük kenti ve ekonomik merkezi olan bir kent.  yaklaşık 6 milyon  insanın ikamet ettiği İskenderiye, Akdeniz boyunca Mısır'ın kuzey kıyısı üzerinde yaklaşık 40 km uzanır. İskenderiye ilgi çeken bir turizm merkezidir ve aynı zamanda Süveyş'ten gelen doğalgaz ve petrol boru hatları sebebiyle önemli bir sanayi merkezidir. Bizim sahil kentlerini andiriyor. Ben en çok İzmire benzettim. Burada Iskenderiye ( Kayıtbay) kalesi ve yeni yapılan İskenderiye Kütüphanesini gezdik.

Mısır’ın İskenderiye şehrinde bulunan Kayıtbay Kalesi 15. yy’da Memlük Sultanı Kayıtbay tarafından, İskenderiye’nin savunulması için yaptırılmıştır. Ksyitnmbayin kölelikten Memluk sultanliğına geçiş hikayesi de çok ilginç. Mısırda Kayitbayin yaptırdığı pek çok eser var. Kale 1477 yılında tamamlanmıştır. Her ne kadar muhkem bir kale olsa da Osmanlı bu toprakları fethetmiştir.  Dünya’nın 7 harikasından biri olan ve şimdilerde yeri tam olarak bilinmeyen İskenderiye Feneri’nin kalıntılarıyla inşa edilmiş olan kale, 1882 yılındaki İngiliz bombardımanında büyük oranda yıkılmış. Hasar gören kalenin 1984 yılında restorasyonunun yapılmasıyla birlikte Kayıtbay Kalesi, yerli ve yabancı turistlerin ziyaretine açılmış. Gezimiz esnasında restorasyon çalışmaları halen devam ediyordu.  Mimarı olarak tipik akdeniz kalelerinden olsa da belirgin olarak Memluk mimarisi çok baskın olarak görülüyor.  Kaleyi gezdikten sonra İskenderiye kütüphanesine doğru yola çıktık.  

İskenderiye Kütüphanesi, MÖ 3. yüzyılın başlarında Mısır'ın İskenderiye kentinde Yunan Hellenistik Kralı I. Ptolemaios Soter tarafından kurulmuş olan antik kütüphanedir. Ancak o Kütüphane yanmis ve yok olmuş.

Kadim İskenderiye Kütüphanesi'nin varolduğu sanılan alana 1995-2002 yılları arasında inşa edilen İskenderiye Müzesi olarak bilinen araştırma enstitüsünün bir bölümü olan bina da gezmeye değer. 
Ağa Han Mimarlık Ödülleri programında 2000-2004 dönemi ödülünü kazanan yapının mimarisi Snohetta/Hamza Consortium şirketine aittir.
Mimari açidan önemli eserlerden biridir. Yeni İskenderiye Kütüphanesi - Mısır'ın İskenderiye sahil limanında yer alan büyük bir kütüphane ve kültür merkezidir. 
Kütüphanede  kitapların yaninda tarihi eserler, resim sergileri, Enver Sedat bölümü gibi uzun süre gezilecek noktalar var.  Burada epey zaman geçirdik.

İskenderiye daha kurallı daha temiz Akdeniz esintileri ile havası açık bir kent.  Ayrıntıları Devrim Alkaya ile Mısır'ı Keşfediyoruz programı 6. Bölümde anlattım. Youtube kanalımdan ve World Türk Tv, Agro TV, Kanal3 ekranlarından izleyebilirsiniz.  
Türkiye Mısır iliskileri cok eskiye dayaniyor bu nedenle Türkler yoğun olarak ziyarette bulunuyor. Umarım yazılarım ve TV programlarım gezginlere katkı koyar. Esen kalın.

Youtube videomdan da bilgilenmek isteyenlere linki:

Doç.Dr. Devrim Alkaya 
İnş.Yük.Müh. & TV Programcısı

#deprem #yazık #Lazkiye #Colani #Esad #SiyahKalp #Prof. Dr. Engin ARIK#Enerji #FBvRFC #Tadic #Mourinho #Talisca #YisifTekinistifa #Ali Rıza Aldık #AdnanSuphanoğlu #İran