Ama biliniz ki; Elazığ, Arıcak ilçesi (Karabegan)'da vatanı görevimin 1 yılını yapmıştım.
Üçocak (Tırmal), Erimli (Veşin) köylerinde halka yarattıkları tahribatı gözlerimle gördüm.

Kalvari'ye çıktığımda gördüğüm Bingöl Genç Alaaddin köyü, Diyarbakır Hani, Lice, Dicle köyleri, ilk öğretmen 4 şehidi verdiğimiz Bukardi (Berik) köyü, Huzuri, Muhtarı katledilen Kıllıkanca Kutludüğün köyü; hep terör nedeniyle hizmet, iletişim ve ulaşımda geri kalmıştı.

Devlet yol yapar, yolu mayınlarlar, telefon dileklerini uçururlar, Minibüs ve traktör sahiplerinden zorla haraç alırlar bildiğin terörist işte. 
Allahtan YIBO açılmıştı da yatılı çocuklar eğitimi kesintisiz alabiliyorlardı.

O kadar güzel bir coğrafya idi ki inanmazsınız, El değmemiş bir hazine.
Lakin Jandarma konvoy yapmasa Karahisar köyü meşhur Tırnik Tepesine kimse gitmek istemezdi. Diyarbakır'a, Alacakaya'ya direkt gidemezdiniz.

Ape Musa, Adnan Pervari, Görese ve Akdağlar grubu adını verdikleri terör grupları göz açtırmazdı halka.

Öyle karışık zamanlardı ki, bir gün Santralde oturuyorum. Diyarbakır DGM den Savcı aradı: "Şu kişi sizin ilçeden mi?"
dedim 'evet korucu'.
"İyi oğlunu teslim edicez yukarı çıkarken yakaladık" dedi.

İşte etkin pişmanlık, suça karışmama, zorla alıkoyulma vb nedenlerle yukarı yani dağa yani terörist gruba dahil olmaya ramak kalanlarla birlikte aynı kahvede markette karşılaşırdık. 
Size şaka gibi geliyor değil mi?

Mesela Japon tilki telsizle Röle'ye girip: "Az sonra oturduğun yerde ben oturacağım" Diyen daha sonra etkisiz hale getirilen dr.süleyman kod ile konuşmamızı bilirim. 
Veya terörist ifadesi nasıl alınır 10 parmak daktilo bilince öğreniyorsun mesela, 
Veya ilçeye getirilen teröristle A/T yaparak sakladıkları erzak ve silah için arazide gezmeyi öğreniyorsun.

Erimli baskınında 4 arkadaşınızın Şehit düştüğünü sınav izni nedeniyle tv'den duyup kahroluyorsun. Lakin döndüğünde karakola 'Başınız sağ olsun' diyip "VATAN SAĞ OLSUN'u" duyuyorsun. 
İşte ben bunları hatırlıyorum, Pkk diyince birileri bana.

Kusura bakmayın ben de böyle Pek lezzet ve tat hikayem yok pkk ile.

Lakin silah mı bırakmışlar? 
Ha peki oldu O zaman. Ama aklıma sorular geliyor ne yapalım gazetecilik vasfı işte;

Peki nereye bırakmışlar? 
Kime bırakmışlar? 
Nereye kaybolmuşlar? 
İddialarını terk edip pişman mı olmuşlar? 
Söz bir daha yapmayacağız mı demişler? 
Ülkeye de gelmek istemiyoruz pişman pişman YPG'nin içine girip ahçılık, temizlik, marangozluk mu yapacağız demişler? 
Ne demişler Ne?

Daha doğrusu bana ne efendim onlardan. Buraya sonra gelicem de, Başlıktaki fotoğraf neyin ne'si siz demeden anşatayım;

Şirnak Güneyce köyü ​​​​​Berman mezrasında 21 Eylül 1987'de PKK'lı teröristlerin saldırısında yakınlarını kaybedenler, katliamın yıl dönümünde  Türk bayrağı asmışlardı geçen sene @anadoluajansi  fotosudur.

Köy meydanında, Kur'an-ı Kerim ve mevlit okundu, dua edildi.
Aynı aileden 4'ü çocuk, 6'sı kadın 12 kişiyi bir gecede şehit etmişlerdi. Çocuklardan Azime (15) Hülya (4), Abdulcebar (2) ve Sacide Güngör (2) yaşındaydı.

PKK Terör Örgütü 1984 ve 2025 arasında polis, asker, korucu gibi güvenlik görevlisi yaklaşık 9 bin insanımızı şehit etti. 41 yıl içinde toplam 25 bin den fazla kamu güvenlik görevlimiz yaralandı.

1984 yılından bu yana 10 binden fazla sivil vatandaşlarımızın kaybına, 15 bin sivil insanımızın da yaralanmasına sebep oldu.
Devlet PKK ile aralıksız mücadelesini sürdürdü.
İlk kez 15 Ağustos 1984 tarihinde silah çeken PKK terör örgütünün bugüne kadar toplam 60 bin den fazla üyesi etkisiz hale getirildi.

Yarattıkları korku, şiddet vandalism etkisi belki insanlarda 10 yıl sürecek, 50 yıl konuşulacak ama yarattıkları kayıpların acısı hiç bir zaman ama bakın tekrar ediyorum hiç bir zaman unutulmayacak.

Çünkü Türk Unutmaz. 
Yapılan İyiliği de, Hainliği de...

#Bahçeli #MHP #OzanAkbaba #Daltonlar #Acil #Orkun #BJKvFB #PolisKuruluBekliyor #sarasayenisözleşme #TÜBİTAK #Beşiktaş #Fenerbahçe #FurkanHareketiTekürek #Duran #NewYork #RecepTayyipErdoğan