Arap tebaasını ayaklandırmak için gönderilen İngiliz casusu Lawrence, bizden olduğunu bırakın, kendisini bile o kadar inandırmış ki; “Yalnızken bile ezan okunduğunda kalkar namaz kılarım.” der.
Birinci Dünya Savaşı öncesinde, asayişten sorumlu Doğu Anadolu'da önemli sayıda jandarma kuvvetimiz vardı.
Bu kuvvet savaş gereği batıya çekilince, durumdan faydalanan; “sadık millet” anlamında Tebaa-yı Sâdıka terimi ile ödüllendirilen, devletin en üst makamlarına kadar gelen, bizden bildiğimiz Ermeniler, Rus kışkırtmalarına kanarak isyan etti.
Bizim kanımızdan değillerdi ama bizdendiler.
İşgal için gelen orduların komutanı daha toprağımıza ayak basar basmaz, arkasında namaza duracak kadar güvendiğimiz; bizden bildiğimiz, namaz kıyafetiyle gezen hacı-hocalar değil miydi?
Kurtuluş Savaşı tarihimize baktığımızda; savaştığımız birçok düşman ve bu düşmanlarla savaştığımız birçok cephe olduğunu, en kanlı ve en uzun savaşların ise İngiliz güdümlü Yunanlılarla savaştığımız Batı Cephesi olduğunu görürüz.
Hal böyle olmasına rağmen, ne garip ki;
Batı Cephesi’ndeki ilk savaşımız ne İngilizlerle ne de Yunanlılardır.
Aslı sonu Türk olan Çerkes Ethem’ledir.
Birçok savaş görmüş yaşlı bir dededen, çocukluk zamanlarında duyduğum;
“Yunandan çekmedik, Çerkes’ten çektiğimiz kadar.” cümlesi hâlâ kulaklarımdadır.
Ayrıca;
Birçoğu sonradan düzenli orduya katılsa da o zamana kadar ki süreçte ve sonrasında,
düzenli orduya katılmayanlardan; savaştan, askerlikten kaçanların oluşturduğu Türk çeteler de kendi kanından olan halka az çektirmemiştir.
Düşmandan kurtulmak için kanla yapılan savaşta bizdendiler ama bize zulüm edip, bize kan kusturdular.
Peygamberimiz, doğup büyüdüğü Mekke’ye değil; Hendek Muharebesi'nde Mekkelilerden olan, Mekke Fethi esnasında “arkamızdan vururlar” diye, Müslüman gibi görünen ama Müslüman olmayan münafıkların bol olduğu Hayber'i fethe çıkmıştı.
Bizden olmayınca, biz gibi görünenlerin bize çektirdiği eziyet;
bizden olmayıp bizden olmadığını saklamayan birçok düşmanın bize çektirdiği eziyetin dozajını fazlasıyla katlar.
İşte ben; yapmak isteyip de yapamadıklarını, yaptıklarını, Hayber ’deki katli vacip münafık Taiflilere benzetirim.
Yüzeysel geçsem de, tarihte
bu münafıkların münafıklıklarına o kadar çok örnek var ki…
En son örneğini ise 15 Temmuz’da yaşadık.
Milletin vergileriyle biriken paralardan,
devletin maaşını alıp çoluğunun çocuğunun geçimini sağlayanlar;
gene milletin vergileriyle alınan uçaktan, helikopterden; milletin aldığı bomba ve mermilerle milletin üzerine ateş edip, 249 canımızı şehit ettiler, yüzlercesini de yaraladılar.
Ve bugün gene 15 Temmuz.
Şehitlerimizin acılarını içinde yaşarken;
bizden görünüp de bizden olmayanlara karşı 15 Temmuz’da verdiğimiz mücadelemizin başarısının bayramını kutluyoruz.
Devletimizi münafık kalleşlere teslim etmeyen
şehitlerimize Allah’tan rahmet; gazilerimize can sağlığı dilerken,
bir daha 15 Temmuz benzeri kalleşlikleri yaşamama duasıyla uyanık olmamız gerektiğini hatırlatıyor;
Son defa:
Bizden görünüp de bizden olmayanlara dikkat edelim!
Sağlık, huzur diliyor;
saygılarımı sunuyorum!
Hasan BARIN
#15Temmuz #BizdenGörünüpBizdenOlmayanlar #İhanetinYüzü #TaiftenBugüne #ŞehitlerimiziUnutma #İçimizdekiDüşman #UnutmadıkUnutmayacağız #Milliİrade #VatanNöbette
#Barinajans BJKvSHA #Kanat #Gazi Mustafa Kemal #GazzeİçinVarım #Hulk Hogan #Beşiktaş #Orkun #Hoca #Santana #SavunmaHattı Youtubeda #Macron #FurkanaSistematikZulüm #Orkun #Hoca #Santana #Macron #Derbeklerimizi Açın #Kevin #Takım #Kasım #Macron #Filistin #AdliMahkuma UmutOlun #GazaGenocide #GazaStarving