Diyar HERMZİ
Tarih: 04.09.2025 22:22
Okuma ve Yazma Felsefesi
Okuma:
- Bir keşif eylemidir; insan onunla başkalarının dünyalarına girer, zihinlerini ödünç alır ve kendi aklını zenginleştirir.
- Düşüncenin aynasıdır; insana dar sınırlarını aşma ve tarih boyunca uzanan deneyimlerle bağ kurma fırsatı verir.
- Okuyucu ile metin arasındaki sessiz bir diyaloğa dönüşür; fakat bu diyalog, içsel değişimin ve entelektüel gelişimin kapılarını aralar.
Yazma:
- Bir yaratma ve üretme eylemidir; insan onunla düşüncelerini ölümsüzleştirir ve varlığını zamanın ötesine taşır.
- Bir sorumluluktur; çünkü yazar sadece kelimeleri aktarmakla kalmaz, bilinç eker, fitne uyandırır ya da yeni ufuklar açar.
- Unutuşa karşı bir direniştir; hafızanın silinmesini engeller, deneyimleri ve değerleri gelecek kuşaklara aktarır.
İkisi arasındaki ilişki:
- Okuma aklın gıdasıdır, yazma ise bu gıdanın ürünüdür.
- Derin bir okuma olmadan özgün bir yazı olmaz; verimli bir okuma da yazıya yönelten bir sorunun doğuşunu gerektirir.
Felsefi boyut:
Okuma ve yazma tarafsız değildir; dünyaya dair bir duruş taşırlar:
- Ya bilinç ve özgürlüğün aracı olurlar, ya da tahakküm ve yanıltmanın vasıtası.
Bunlar, varoluş eylemleridir:
- Okuma bize görmeyi öğretir, yazma ise gördüklerimize tanıklık etmeyi.
Dolayısıyla okuma ve yazma felsefesi, hakikati arayan, unutmaya direnen ve ortak insanlık hafızasının inşasına katılan insanın felsefesidir. Metin, bireyler, zamanlar ve uygarlıklar arasında bir köprüye dönüşür.
#Barinajans #Barınajans #deprem #SONUNA KADAR ERDOĞAN #Victor Osimhen #FileninSultanları #Çarpıntı #SONUNA KADAR ERDOĞAN #Victor Osimhen #Kılıçdaroğlu #Doğum #Mutlu #Aziz #BizimÇocuklar
Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —