Bugün dünya siyasetinde herkes açık kartlarla oynuyor.
Artık kimse "demokrasi", "insan hakları" ya da "azınlık hakları" gibi emperyalist ve işgalci maskelere ihtiyaç duymuyor. Çünkü bu maskelerin de maskesi düşmüştür.
Siyonistler ve küreselciler, her yolu deneyerek, her coğrafyada savaş çıkararak Yeni Dünya Düzeni'ni dayatmak istiyorlar.
Vaktiyle bu plana karşı duran üç güçlü lider vardı:
Recep Tayyip Erdoğan, Vladimir Putin ve Donald Trump.
Fakat son gelişmeler gösteriyor ki, Trump ikinci kez başkan seçilirken bu seçimi siyonistlerin onayıyla kazandı.
Onu seçenlerin elinde adeta kırmızı kart var. Trump, onların istemediği bir hamle yaptığında bu kart gösteriliyor. Ve o kartın içinde muhtemelen Jeffrey Epstein adasından çıkan karanlık videolar yatıyor.
Aksi halde, “Amerika’yı yeniden büyük yapacağım” diyen Trump, İsrail için savaş yolunu seçmezdi.
Trump’ın asıl planı, İran’la masaya oturmak ve ülkenin petrol kaynaklarına el koymaktı. Ama bu fırsatı da kaybetti.
Bugün petrol fiyatları yükselmiş durumda.
İran ise artık İngiliz ekseninden çıkarak Rusya ve Çin'in etkisi altına girmeye hazırlanıyor.
2022’ye kıyasla Rusya, bugün çok daha güçlü bir konumda.
Recep Tayyip Erdoğan ve Vladimir Putin, dünyadaki bu kritik tabloyu kendi lehine çevirmeyi başaran liderlerdir.
Çin’i ayrıca değerlendirmek gerekir.
Çünkü Çin, bugünkü tüm küresel krizlerin – siyasi, askeri, ekonomik – "antikorunu" herkesten önce üretmiş ve sessiz akan bir nehir gibi kendi okyanusuna doğru ilerliyor.
Karşısına çıkan tüm dereleri yutarak büyüyor.
Bugün Türk ve İslam devletlerinin, Türkiye’nin yanında saf tutmaktan başka çıkar yolları kalmamıştır.
Ya siyonizmin planladığı gibi lime lime bölünüp yok olacaklar,
Ya da Çin’in yükselen tusunamisi altında kimliklerini kaybederek silinecekler.
Bu noktada İran’ın yapması gereken tek şey, emaneti sahibine – Türk’e – teslim etmek, Türk Birliği'nin bir parçası olmaktır.
Bu bazılarına absürt gelebilir. Ancak gerçek şudur: İran Türk devleti, Türk dünyasının ayrılmaz bir parçası olmalıdır.
Aksi halde Ortadoğu, fitne ve fesattan asla kurtulamaz.
Afganistan ile Pakistan arasında, İngiliz, Rus ya da Çin güdümlü mezhepçi kukla bir devletin varlığı, ne Türkiye’nin ne de bölge halklarının hayrına değildir.
Eğer siyonizm bugün dünyayı lime lime bölmek istiyorsa, bunun karşıtı – anti-tezi – birleşmek ve büyümektir.
Filistin ve İran olayları bize bir kez daha gösterdi ki, perde arkasında siyaset dönemi bitmiştir.
Artık tüm şer güçler açıkça, birlikte hareket ediyor.
O halde biz de açık oynayalım.
Birleşelim.
Gücümüze güç katalım.
Lider ülke Türkiye’yi daha da güçlendirelim ki, o da bizleri bu büyük fırtınalardan en az hasarla çıkarabilsin.
Türkiye bugün bu kudrete sahiptir.
Türkiye güçlü bir devlettir.
Bizler de kendi gücümüzle, onun gücüne güç katalım.
Katalım ki, hep birlikte ayakta kalabilelim.
#Barinajans #Katar'daki ABD #İran-İsrail #Donald Trump #Azgın #New York Times #Katar #Cengiz Holding #Aygün #İlknur Çevik #Rahmi Koç #İncirlik #Fatih #NATO #Kamu #Barış #Emekli #Bitcoin #1024 KPSS #Devlet Bahçeli #Asgari #Seninleyiz Reis