-
Bist100 10.121,50 TL
-
Dolar 40,28 TL
-
Euro 46,79 TL
-
G.Altın 4.314,81 TL
-
Ç.Altın 6.880,30 TL
10121,5%-1,02
40,28% 0,07
46,79% -0,27
4314,81% -0,39
6880,30% 0,00
Sevil Nuriyeva; İran’ın iç yapısına ve halkın duruşuna özel vurgu yapan Nuriyeva, krizi yalnızca askeri bir çatışma olarak değil, aynı zamanda toplumsal bir direniş ve siyasi okuma fırsatı olarak yorumladı.
"İran yönetimi ciddi boşluklar bıraktı"
Nuriyeva, İran devletiyle ilgili gözlemlerini şöyle özetledi:
> “İran devletinin zayıf taraflarını gördük. Yönetimin ne kadar boşluklar bıraktığını, devlet kademelerinde hükümet karşıtı aktörlerin varlığını fark ettik. İran’ın bu süreçten ders çıkarması, kendisini ve siyaset anlayışını değiştirmesi gerekiyor.”
"İsrail'in psikolojik kırılganlığı ortaya çıktı"
İsrail’in askeri gücünün medyada sıkça abartıldığını savunan Nuriyeva, şunları söyledi:
> “İsrail’in zayıf taraflarını gördük. Psikolojik durumunu ve iç gerilimlerini fark ettik. İsrail’e karşı bir ders verildi ve bu gücün mutlak olmadığını görmüş olduk.”
"En büyük ders İran halkının dirayetli duruşuydu"
Nuriyeva’ya göre tüm bu gelişmelerin en çarpıcı noktası, İran halkının sergilediği güçlü duruş:
> “Gördük ki, İran’ı anlamak için İsrail ağzıyla yazılan hikâyelere değil; halkın motivasyonuna ve toplumun sosyolojisine bakmak gerek. Komşumuz İran halkı bu süreçte alkışı hak ediyor!”
Sevil Nuriyeva’nın bu sözleri, İran’la ilgili dış politika analizlerinin sadece yönetim odaklı değil, toplum merkezli yapılması gerektiği fikrine dikkat çekiyor.
Gökcen Onur
